Uçmak Ne Güzel, Tutunabilmek Bulutlara

Bekle!


Birazdan yağmur başlar buraya ve tüm gidenlerin bir kez daha gitmelerine işaret için melekler iner her yağmur damlasında.

Bulutları sanki bir el sıkıyormuş gibi, yağmurun toprağa olan aşkını gök kubbe duyuyormuş gibi olur.

Şehrin ışıkları yağmurda daha güzel, şehrin ışıkları gözlerinde daha güzel, güzel olan ne varsa, seninle çok güzel.

Kahvenin tadını, çayın verdiği aşkı unutma diyordu bir kitapta yazan adam, öyle adında, öylesine yazılmış olan bir kitaptı bu aslında.

Gitme,

Kitap henüz bitmedi, sana yazılan onca söz henüz dilimden dökülmedi.

Dinle,

sürgün şarkısının yağmur damlarıyla camda olan dansı izlerken, müziğini dinle.

Henüz erken, henüz vakit varken, henüz sen bende ölümsüz olmuşken, bir kez olsun dinle.
Yağmurun seninde, çayın huzurunda kalan adamın sözlerini dinle.

Senin eksikliğini, Qafe ile tamamlayanların, sözlerin sukuta eriştiği vakitlerinde dinle.

Ama bir kez, bir kez olsun yağmuru dinle.

Unuttuğun ne varsa, hatırlamamak üzere, yağmuru dinle.  
                               
                                                                                                                                                        Eylül masalı